03 Haziran Pazartesi yarım gün ve 07 Haziran Cuma gününün tam gün idari müsaade kabul edilmesiyle bu yıl Ramazan Bayramı kamu çalışanlarına 9 gün tatil oldu. Kamuda alınan yönetim müsaade kararına özel dalda bir çok şirkette uydu. Uzun vakittir yaz tatili hayalini kuranlar da bu durumu fırsat bilip seyahat planlarını çoktan yaptı. Lakin uzak yerlere tatile gidemeyecek ve boşalan İstanbul’un tadını çıkarmak isteyenler neler yapabilir, nerelere gidebilir? İşte İstanbul’da günübirlik yada 1 gece konaklamalı gidebileceğiniz yakın rota seyahat yerleri tavsiyeleri…
ADALAR: Adalar İstanbullular için her daim kaçış rotası olmuştur. Gerek hafta sonu, gerek resmi tatillerde kent geriliminden uzaklaşmak isteyenlerin vapurla çarçabuk ulaşabildiği Adalar, Ramazan Bayramı için de epeyce ülkü. Burası doğal hoşlukları, keyifli kahvaltıcıları ve restoranlarıyla hoş bir gün yaşatırken, tıpkı vakitte İstanbul’da inançla bisiklete binip, denize girebileceğiniz bir yer olarak da ön plana çıkıyor. O halde bu bayram Büyükada, Heybeliada, Burgazada ve Kınalıada’yı planlarınıza dahil etmeye ne dersiniz?
KİLYOS: Hazır İstanbul’da denize girebileceğiniz yerlerden bahsederken, havaların günden güne ısındığı şu günlerde öteki bir alternatif olan deniz tatilinden bahsedelim. Halk plajı ve özel işletmelerin bulunduğu farklı alternatifleriyle Kilyos, hiç elbet herkesin gönlünü kazanacak bir hoşluğa sahip. Bilhassa kalabalığın çekildiği sabahın erken saatleri ve akşam saatlerine gerçek kıyı, size uzun vakittir hayalini kurduğunuz günü yaşatıyor. Binicilik, restoranlarında keyifli bir yemek ve hatta kamp burada yapabileceğiniz aktivitelerden kimileri.
SAPANCA: Rotanızı Sakarya’nın en yeşil ilçelerinden birine, Sapanca’ya çevirerek bir gününüzü de farklı bir formda değerlendirebilirsiniz. Aracınızla kentten yaklaşık 2 saatlik bir seyahatin akabinde ulaşabileceğiniz Sapanca’da sizleri bisiklet, göl etrafında yürüyüş, ATV safari tipi, piknik ve bölgenin kahvaltıcılarında keyifli bir kahvaltı tecrübesi sizleri bekliyor. Elhasıl burada çocuklu ailelerden gençlere kadar, herkesi keyifli edecek pek çok alternatif mevcut diyebiliriz.
ŞİLE: İstanbul’dan çok çok uzaklara gitmeden kent havasından sıyrılmanın artık klasikleşen duraklarından olan Şile, bir öteki teklifimiz. Ağva plajları, feneri, kalesi ve natürel ki birbirinden lezzetli balık restoranlarıyla ilçe, ziyaretçilerine dolu dolu bir gün vadediyor. Üstelik Şile’ye ulaşmak için kesinlikle kendi aracınız olması da gerekmiyor. Zira kentten belediye otobüsleriyle de çarçabuk ulaşım sağlanabiliyor. İstanbul – Şile ortası uzaklık ise 77 km.
GARİPÇE KÖYÜ: Deniz kenarında yer alan tatlı mi hoş bir balıkçı köyü olan Garipçe, Rumeli Feneri ve Rumeli Kavağı’nın ortasında yer alıyor. Balıkçı köyü olmasının tesiriyle çok sayıda balıkçı teknesinin yer aldığı köyün kıyı kısmı en ilgi cazibeli yanlarından biri. Köyde sabah saatlerinde doyurucu bir açık büfe kahvaltının servis edildiği işletmeler, akşam saatlerinde balık restoranına dönüşüyor. Bu işletmelerde aileniz ve arkadaşlarınızla güzel bir yemek yiyebilir, isterseniz de iskelesinden başka koylara düzenlenen tekne çeşitlerine katılabilirsiniz.
BELGRAD ORMANI: Nefes almak, durup biraz dinlenmek için en ülkü yerlerden biridir Belgrad Ormanı. Hatta o denli ki, buranın kent içinde adeta bir sığınak olduğunu bile söyleyebiliriz. Çoklukla hafta sonlarının favori duraklarından biri olan orman, dört mevsimin renklerine şahit olabileceğiniz eşsiz görüntülere konut sahipliği yapıyor. Bize nazaran sırf doğayı izlemek için bile ziyaret edilmesi gereken orman, sabah saatlerinde sporunuzu yapmak ve mesire yerlerinde piknik yaparak günü kıymetlendirme fırsatı da sunuyor.
DÜZCE YAYLALARI: Son devirlerin en favori rotalarından olan Karadeniz yaylalarını İstanbul’dan günübirlik ziyaret edebileceğinizi biliyor muydunuz? Batı Karadeniz’de yer alan Düzce, o denli harika yaylalara sahip ki, burayı bir kere ziyaret eden tekrar görmek için plan yapıyor. Pürenli Yaylası, Odayeri Yaylası ve Balıklı Yaylası üzere yaylalarda unutulmaz bir gün geçirebileceğiniz Düzce’ye hakikat yola koyulmak için kesinlikle sabahın erken saatlerini tercih etmelisiniz. Böylelikle günü dolu dolu değerlendirebilirsiniz. Bize kalırsa buraya gelmişken Aydınpınar Şelalesi’ni ve Güzeldere Şelalesi’ni de görmeden dönmeyin.
KERPE-KEFKEN: Deniz tatilcilerinin ve bilhassa de ailelerin birinci tercihlerinden olan Kerpe ve Kefken, tertemiz denizi ve kıyısıyla ön plana çıkıyor. Çoklukla hafta sonları ve kısa tatillerde günübirlik kaçamaklar için ülkü yerlerden olan bölgeye ilginin böylesine fazla olması sebebiyle, bir oldukça kalabalık olabiliyor. Bu nedenle günün erken saatlerinde giderek plajda sizin için en uygun yeri kapmalısınız. Orada öteki neler yapabiliriz diye soracaklara teklifimiz ise; Pembe Kayalar, Kefken Limanı ve Acarlar Longozunu da gelmişken ziyaret edebilirsiniz.
KIRKLARELİ: İğneada, Vize ve Kıyıköy üzere günübirlik seyahat rotalarına mesken sahipliği yapan Kırklareli, İstanbul’dan yaklaşık 3 saatlik bir uzaklıkta yer alıyor. Daha çok doğal güzellikleriyle kendisinden kelam ettiren vilayette, görülmesi gereken pek çok yer mevcut. Bunların başında Dupnisa Mağarası, Kıyıköy Aya Nikola Manastırı, İğneada Longoz Ormanları ve Beğendik Köyü geliyor. Kırklareli’nin sahip olduğu tüm hoşluklar ile bahar aylarınızın olduğu kadar, yaz aylarınızın da favori kenti olmaya aday olduğunu söyleyebiliriz.
TİRİLYE: Bursa’nın Mudanya ilçesine bağlı bir belde olan Tirilye, gerek İstanbul’dan ulaşımın kolay olması, gerek keyifli bir seyahat rotası olması sebebiyle İstanbulluların sık sık ziyaret ettiği yerlerden biri olarak ön plana çıkıyor. Beldeye İstanbul’dan deniz otobüsüyle Mudanya’ya ulaştıktan sonra 15 dakikalık bir araç seyahati sonrası varılabiliyor. Tririlye’de ise sizi Kemerli Kilise, Taş Mektep, Tarihi Çamlı Kahve ve doğal ki güzel balık restoranları bekliyor.
